Sen sustuğunda başkaları konuşur. Evren boşluğu sevmez.
Evren boşluğu sevmez.
Son zamanlarda danışmanlık verdiğim profesyonellerden ya da kendi işini kuran arkadaşlarımdan hep benzer cümleler duyuyorum:
➡️“İşimi iyi yapıyorum ama paylaşmak bana çok doğal gelmiyor.”
➡️ “Herkes gibi çıkıp ben bunu yaptım, şunu başardım demek bana göre değil.”
Ama artık şu bir gerçek:
Mütevazı olmak, eskisi kadar geçer akçe değil.
“Ben iyiyim, beni bilen biliyor.”
“Zaten bir gün anlaşılır.”
gibi yaklaşımlar ne yazık ki günümüzün hızla akan bilgi ortamında geride kalıyor.
Ve işte tam bu yüzden tekrar söylüyorum:
Evren boşluğu sevmez.
Eğer siz susarsanız, o boşluğu bilgi ve deneyim derinliği olmayan ama yüksek sesle konuşanlar doldurur.
Özellikle İK alanında bunu çok sık görüyorum.
Yılların deneyimine sahip profesyoneller sessiz kalırken, toplamda 5-7 yıl tecrübesi olan bazı kişiler “dünyanın sırrını çözmüşçesine” içerikler paylaşıyor. Etkileşim de alıyorlar — ki bu da bir başarı.
Ama sonra danışmanlık alındığında yaşanan hayal kırıklığı çok daha büyük olabiliyor.
Eli kalem ya da mikrofon tutan herkes uzman değildir.
Bu yazı, özellikle şunlar için:
▪️ “Ben yeterince iyi miyim?” diyenler
▪️ “Zaten internette her bilgi var.” diye vazgeçenler
▪️ “Kim okur ki?” deyip taslakları silenler
▪️ “Ya yanlış anlaşılırsa?” diye paylaşmaktan çekinenler için.
Uzmansanız, yılların deneyimi sizdeyse, o ses sizdeyse... paylaşın.
Çünkü siz yazmazsanız, başkaları o boşluğu dolduracak.
Unutmayın:
Evren boşluğu sevmez.

